"Selef daha iyi hüküm verir, halef daha iyi bilir" sözü

(17464) Numaralı fetvanın birinci ve üçüncü soruları: Soru 1: Bir keresinde islam şeriatı dersinde öğretmenimiz bize dedi ki: "selef daha iyi hüküm verir, halef daha iyi bilir" Bu sahih midir? "en iyi bilir ve en iyi hükmeder" ne demektir?

Cevap 1: Bu söz batıldır. Bu ümmetin selefini kötüleme amacıyla söylenmiştir. Selefi, ilim ve hikmette eksik olmayla, ilim ve hikmette kelam alimlerine yetişememekle itham etmişlerdir. Bu sözü ilk ortaya atanlar kelam alimleridir. Bunun doğrusu, selef haleften daha iyi bilir ve daha üstündür. “Şeyhü'l-İslam İbn-i Teymiyye rahimehullah şöyle der: “Kur’ân ve Sünnet’i iyi düşünen kişi için şu kesinlikle bilinen bir gerçektir ki; Bu ümmetin en hayırlı asrı –Amel, söz, itikad ve diğer bütün faziletlerde- ilk asırdır. Sonra bundan sonraki asır, daha sonra bundan sonra gelen asırdır. Ki bu ifade başka bir şekilde Nebi (s.a.v)’den sabit olmuştur. Onlar; ilim, amel, iman, akıl, din, beyan, ibadet gibi en faziletli şeylerde haleften daha üstünlerdir. Onlar problemleri çözmede (açıklamada) en iyilerdir. Bunu, islam dininin temel meselelerine kibirlenenden ve Allah’ın kendisini ilim ile saptırdığından başkası reddetmez. Abdullah İbn-i Mes’ud (r.a.)’nun da dediği gibi: “Kim dosdoğru bir yol tutup gitmek istiyorsa şu ölüp gidenlerin yolunu tutsun. Zira onlar Hz. Muhammed'in (s.a.v.) ashabıdır: Allah Resûlü'nün (s.a.v.) ashabı, O'nun ümmetinin en hayırlılarıdır. (Ümmet içinde büyük insanlar gelebilir, evliyâ, asfiyâ gelebilir ama, mutlak hayır ve fazilet ashab-ı kirama aittir.) Onlar ümmet içinde kalpleri en temiz, en duru, ilimleri en derin ve (kulluk adına) tekellüften (yapmacıklıktan) en uzak olanlardır. Onlar, Allah'ın, Nebi'sine dost olarak seçtiği, dinin tebliği, insanlara ulaştırılması için ihtiyar ettiği kimselerdir. Ahlâkınızı ahlâklarına, gidişatınızı gidişatlarına benzetmek için çaba sarf edin! Onlar, Hz. Muhammed'in (s.a.v.) ashabıdır. Allah'a, o Kâbe'nin rabbine yemin olsun ki, Allah Resûlü'nün ashabı dosdoğru bir hidayet üzereydiler." Başka biri de dedi ki: “Size selefin bıraktıklarına sarılmak düşer. Onlar size yetecek ve şifa olacak şeyleri getirdiler. Onlardan sonra onların bilmediğini bilen daha hayırlısı gelmedi.” (Bölümün numarası 2; Page No. 31)  Nebi (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: Rabbinize kavuşana kadar sabredin, zira her geçen gün geçmiş günden daha kötü olacaktır. (Bölümün numarası 2; Page No. 32)  Peki bizim zamanımız nasıl en hayırlı, en bilgili zaman oluyor. O, Allah'ı tanımaktır. Bu ebediyen olmayacaktır. Bu konuda İmam Şafii rahimehullah risalesinde ne güzel demiştir: “Onlar (Selef) bütün ilim, akıl, din, fazilet, ilim elde edilen bütün sebeplerde veya hidayete ulaşmada bizim üstümüzdedirler. Onların görüşü bizim için kendi nefsimizin görüşünden daha hayırlıdır.” (Fetva 4/ 157, 158) A h.