Kadınları mirastan mahrum etmekten dolayı tövbe etmek

(17784) Numaralı fetva: Soru : Taif'te olan Beni Malik kabilesinde devam edegelen bir adet vardır. Kadınlara mirastan pay verilmiyor. Ev, arazi, nakit vb. kalan miras sadece erkeklere verilmektedir. Miras paylaştırılırken kabile büyükleri hazır bulunmakta ve herhangi bir kadın mirastan payını isteyememektedir. Kadınların hakkı verilmemekte ve kadınlar Allah'ın (c.c.) kendilerine verdiği pay ile ilgili cahil kalmaktadır. Adeta mallar erkeklere helal kadınlara haram kılınmıştır. Birisi kitap ve sünnette olan bu hakkı hatırlatınca şöyle der: Ben paylarını bilmekteyim ancak talep etmedikçe bir şey vermem. Payı hak edenlerin bilmemelerine ve bir şey talep etmeyeceklerine güvenmektedir. (Bölümün numarası 16; Page No. 496)  Kabile bunları paylarından men etmektedir maddi durumları nasıl olursa olsun. Bazılarına da kız kardeşlerinin kocalarını babadan kalan mala ortak etmek zor gelmektedir. Özellikle gayri menkullerde. Bu ayıp sayılmaktadır. Malları istihkam etmek için belge çıkarılınca kadınların sadece adı anılmaktadır. Malda tasarruf eden ve istifade eden gerçekte erkektir. Kadına düşen pay adının sadece oraya yazılmasıdır. Satış durumunda da erkek, mirasçı kadın akrabasını ikna eder ve kadın çaresiz bir şekilde imzayı atmak zorunda kalır. Bazen erkek zorda kalırsa bir fakire verilen gibi kadına malın sekizde birinden bir şeyler verir. Buna basit bir şey veya kadını yatıştırmakla razı etme diyorlar. Bu sebeple sizden şer'i anlamda fetva ve doğruya yönlendirme bekliyorum.

Cevap : Allah Te'âlâ buyurmuştur ki: (Bölümün numarası 16; Page No. 497)  Ana-babanın ve yakınların bıraktıklarından erkeklere bir pay vardır; ana-babanın ve yakınların bıraktıklarından kadınlara da bir pay vardır. Gerek azından, gerek çoğundan belli bir hisse ayrılmıştır. Allah Te'âlâ buyurmuştur ki: Allah size, çocuklarınız hakkında, erkeğe, kadının payının iki misli (miras vermenizi) emreder. (Çocuklar) ikiden fazla kadın iseler, ölünün bıraktığının üçte ikisi onlarındır. Eğer yalnız bir kadınsa yarısı onundur. Allah Te'âlâ buyuruyor ki: Eğer bir erkek veya kadının, anababası ve çocukları bulunmadığı halde (kelâle şeklinde) malı mirasçılara kalırsa ve bir erkek yahut bir kız kardeşi varsa, her birine altıda bir düşer. Bundan fazla iseler üçte bire ortaktırlar. (Bu taksim) yapılacak vasiyetten ve borçtan sonra, ... (yapılacak)tır. Ayet Allah Te'âlâ buyuruyor ki: Senden fetva isterler. De ki: "Allah, babası ve çocuğu olmayan kimsenin mirası hakkındaki hükmü şöyle açıklıyor: Eğer çocuğu olmayan bir kimse ölür de onun bir kız kardeşi bulunursa, bıraktığının yarısı bunundur. Kız kardeş ölüp çocuğu olmazsa erkek kardeş de ona varis olur. Kız kardeşler iki tane olursa (erkek kardeşlerinin) bıraktığının üçte ikisi onlarındır. Eğer erkekli kadınlı daha fazla kardeş mevcut ise erkeğin hakkı, iki kadın payı kadardır. Allah Te'âlâ buyuruyor ki: Ölenin çocuğu varsa, ana-babasından her birinin mirastan altıda bir hissesi vardır. Eğer çocuğu yok da ana-babası ona vâris olmuş ise, anasına üçte bir (düşer). Eğer ölenin kardeşleri varsa, anasına altıda bir (düşer.) Peygamber (s.a.v.) neneye, mirastan altıda bir vermiştir. (Bölümün numarası 16; Page No. 498) Alimler bunun üzerine icma etmişlerdir. Yüce Allah (c.c.) eşler için şöyle buyurmuştur: Çocuğunuz yoksa, ... bıraktığınızın dörtte biri onlarındır (zevcelerinizindir). Çocuğunuz varsa, bıraktığınızın sekizde biri onlarındır. Kitap ve sünnette ki bu nasslardan kadınların mirasçı açıkça oldukları anlaşılmaktadır. Anneler, nene, kızlar, kız kardeşler ve eşler. Bu mirasların sınırı ve miktarı belirlenmiştir. Bu sınırı aşan Allah'a isyan etmiş, kuralları değiştirmiş ve zulüm yapmış olur. Şer'i hüküm kendisine açıklandıktan sonra bu hakkın yenmesini helal gören dinden çıkar. Allah (c.c.) kadın ve erkeğin paylarını açıkladıktan sonra şöyle buyurmuştur: Bunlar, Allah'ın (koyduğu) sınırlardır. Kim Allah'a ve Peygamberine itaat ederse Allah onu, zemininden ırmaklar akan cennetlere koyacaktır; orada devamlı kalıcıdırlar; işte büyük kurtuluş budur.(13)Kim Allah'a ve Peygamberine karşı isyan eder ve sınırlarını aşarsa Allah onu, devamlı kalacağı bir ateşe sokar ve onun için alçaltıcı bir azap vardır. (Bölümün numarası 16; Page No. 499) Kadınları mirastan mahrum etmekten dolayı tövbe etmek ve haklarını da vermek gerekir. Çünkü Allah (c.c.) hak eden herkese hakkını vermiştir. Peygamber de (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: Miras hisselerini sahiplerine verin. Kalan miktar, en yakın erkek akrabanındır. Başarı Allah'tandır! Allah, peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v.)'e, âilesine ve sahabesine salât ve selam etsin.