Hata ile öldürme keffaretinde oruç tutmaktan aciz olmak

(6835) Numaralı fetva: (Bölümün numarası 21; Page No. 294) Soru: Yaklaşık bir yıl önce araba ile çarpmış olduğum bir çocuğun olayını sizlere açıklamak istiyorum. Bu olay Dawadmi’ye bağlı bir köyün içindeki ana yolunda meydana geldi. Şöyle ki, ben o zaman hastalara refakatçilik ediyordum. Onların ilaçlarını almak için kliniğin yolundaydım. Ben caddedeyken aniden önüme küçük bir çocuk çıktı. Allah’ın takdiri ile ben o çocuğa çarptım. Sonra yanımdaki hastalarla beraber onu götürdüm, ona yardım ettim. Yaklaşık sekiz gün Dawadmi Hastanesinin kliğinde kaldı. Kaza olduğu zaman özel aracımla onu hemen hastaneye getiren bendim. Kazanın olduğu günden itibaren sekiz gün içerisinde Allah’ın takdiri ile çocuk vefat etti. Ailesine kararlaştırılan diyeti ödedim. Ki bu diyet 44000 riyal idi. Bu diyet yeni düzenleme çıkmadan iki gün önce idi. İşte olay budur. Allah ömrünü uzatsın. Açıkladığım olay budur. Allah’a hamd olsun şu an benim içimi kemiren problem, oruç konusudur. Çünkü ben oruç tutamıyorum. Ben psikolojik hastalıkları olan bir hastayım. Yaklaşık yarım saatte bir sara nöbeti geçirip şuurumu kaybediyorum. Ayrıca yasaklara karşı çıkan eylemci küçük bir grup sebebiyle ayağım kesildi. Ben o zaman, yasaklara karşı çıkan bu eylemcileri yakalayan orduya katılanlardan biriydim. Bunlardan başka daha bir çoğuna karşı koydum. Ben şuan bacağının yarısı kesik bir emekliyim. Ayağımda yapay bir ayak var. Çoğu zaman bir yere gitmekten aciz kalmaktayım. Değerli hocam, ben müslüman bir adamım. Yaşım yaklaşık 40’tır. Allah’ın haram kıldığı bir şeyin zimmetime geçmesini istemiyorum. Eğer orucun dışında başka bir şeye imkan varsa benim orucun dışındaki şeylere gücüm yeter. Allah ömrünüzü uzatsın. İşte bütün mevzum budur. Sizlere açıkladım. Şeriatın imkanları doğrultusunda, size belirttiğim çok zor özür durumumu dikkate alarak, imkanlar ölçüsünde bana açıklamanızı istiyorum. (Bölümün numarası 21; Page No. 295)