Cenazenin hafif olması ölünün iyi biri olduğunu gösterir mi?

(Bölümün numarası 9; Page No. 87) (7598) no'lu fetvanın birinci sorusu: Soru 1: Ölü tabutta iken ağır ve hafif olur mu? Geçmişlerimizden bize aktarıldığı gibi, zamanımızda ve yine daha önce meydana geldiği gibi uçar mı? Cenazede takip edilmesi gereken yol nedir? O sessiz mi olur yoksa bazı insanlar "Allah'ı birleyiniz" ve başka şeyler söylüyorlar. Ölüye dua etme konusunda görüşünüz nedir? Onun ruhuna Kur'ân okumak suretiyle mi olur, yoksa bazı fakihlerin dediği gibi bu bid'at mıdır? Birinin ölümünden hemen sonra, beşinci, kırkıncı gününde, ölüm yıl dönümünde ve benzeri zamanlarda düzenlenen yas toplantıları hakkında zat-ı âlinizin görüşü nedir?

Cevap 1: Cisminin şişmanlığı ve zayıflığı ve büyüklüğü ve küçüklüğüne göre onun ağırlığı ve hafifliği değişir. Doğru yoldan sapan bazı zayıf ruhlu insanların, bir ölünün, onu taşıyanlara bazen ağır geldiği, bazen hafif geldiği, bazen tabutun uçar gibi olduğu, taşıyanlarla birlikte defnedilmek istendiği yöne yahut bir keramet olarak ve salahiyetinin göstergesi olarak bilinmeyen bir durumdan dolayı başka bir yöne koştuğu ve onun Allah'ın velilerinden olduğu ile ilgili iddiaları, yalan bir iddiadır. Onun iddiası, onu taşıyanların koşmasından yahut ağırlık yahut hafiflik iddiası onu taşıyanların kandırması ve yalanlarından olabilir. Sahabe (r.a.), sayılarının çok olmalarına, selefin en hayırlıları ve imamları olmalarıyla birlikte, bunlardan daha salih, onlardan Allah'a daha çok ibadet eden, daha takva sahibi ve Allah'a yakınlık (velayet) yönüyle daha (Bölümün numarası 9; Page No. 88)  büyük idiler. Onların cenazeleri teşyi olunurken, onların hiçbirinden böyle bir şey hasıl olmamıştır.Cenazenin teşyiinde sünnet olan, susmak, ölümü düşünmek ve ölünün defninde yapılması gereken görevi yerine getirmeye niyettir. Onun önünde Bürde Kasidesini, Dehr suresini yahut ondan ayetler okumak yahut "Allah'ı birleyiniz" yahut benzeri şeyler söylemek bid'attır.Her hangi bir vakte bağlı kalmaksızın ölü adına sadaka vermek meşrudur. Erkekler için kabir ziyareti sünnettir ve ziyaret esnasında onlara dua etmek de sünnettir. Ziyaretçinin şöyle demesi bu dualardandır: Ey mümin ve müslüman diyarın sakinleri, selam sizin üzerinize olsun, bizler de inşallah sizlere kavuşacağız. Allah bize de size de afiyet versin. Müslüman, müslüman kardeşi için mağfiret, rahmet ve defnedildiği zaman sorgusu anında sebat diler.Perşembe yahut cuma günü yemek yapılması ve orada fakirlere dağıtılması için kabre götürülmesi bid'attır. Yine ölüyü anmak için kırkıncı günü yahut gecesi toplanmak ve ölüm yıl dönümünü kutlamak, bütün bunlar sonradan uydurulan bid'atlardandır. Peygamber'in (s.a.v.) şöyle dediği rivayet edilmiştir: Kim bizim dinimizde olmayan bir şeyi ortaya çıkarırsa, o merduttur, makbul değildir. Şeyh Ali Mahfuz'un"el-İbda' fi Madarrı'l-İbtida' " kitabını ve (Bölümün numarası 9; Page No. 89)  Şeyh Muhammed Abdüsselam Hıdr'ın "es-Sünen ve'l-Müstedeat" kitabını okumanı sana tavsiye ederiz. Başarı Allah'tandır! Efendimiz Muhammed'e (s.a.v.), âilesine ve sahabesine salât ve selam olsun.